17 Aralık 2009 Perşembe

Yılbaşı için ağaç süsleri hazır...


Bir önceki yazımda size geçen yıl için hazırladığım ağaç süslerimi göstermiştim. Ve bu yıl için çalıştığımdan sözetmiştim. İşte bu yılın ağaç süsleri karşınızda... Ağacın üzerinde "toplu gösterim" ile başlıyoruz.



Şimdi yeni süslerimi tek tek tanıtayım. Yukarıdaki üçlü takım yıldız, çorap ve kalpten oluşuyor. "Crazy" tekniği ile hazırladım. Kalp ve yıldızın içini elyafla doldurdum. Çorabın ön kısmını elyafla yorganladım.



Buradaki üçlümüz ise yine aynı şekillerden oluşuyor ama yıldız daha küçük. Süsleri üçlü gruplar halinde hazırladım. Böylece dükkan'ıma koyacağım.



Başka bir üçlü... Hepsinden bir grup kendime, bir grup dükkan'a hazırladım. Kendim için olanları ağaçta görüp beğenenler satın almak isterlerse diye hepsinden ikişer tane hazırladım.



Bunlar da pembeler...




Ağacıma yukarıdan aşağıya doğru bakalım mı? Büyük yıldızı tepe süsü olarak kullandım. Kuş ve armut geçen yılın süsleri...



Ağacın orta kısmı. Kardan adam da geçen yıldan. Diğerleri yeni süslerim.



Bu da ağacın alt kısmı. Ayak kısmını bir örtü ile kapattım. Hediye kutularını henüz hazırlamadığım için ağacın altı boş kaldı. Ben de hediyeleri yerleştirinceye kadar evdeki sepetlerden birini ağacın altına koyayım dedim. Üzerinde de geçen yıl çocuklar için hazırladığım çorapları ve yaptığım tek bez bebeği koydum. Bez bebeğimin yüzünü daha yapmadım, ama olsun pek belli olmuyor.

İşte böyle! Bu yılın ağacını beğenilerinize sunuyorum. Sevgilerimle...

9 Aralık 2009 Çarşamba

Yeni Yıl gelirken...



Yılbaşını çok severim, her şeyin "başı"nı, başlangıçları sevdiğim için. Süslemeler, hediyeler... Bizim geleneğimizde pek olmasa da ağaç süslemeyi de seviyorum. Acemice, çocukları sevindirmek, eğlenmek ölçüsünde süsleniyor bizim ağaç, ama olsun.



Lafı uzatmayayım. Resimlerdeki ağaç geçen yıl süslediğimiz ağaç. Geçen yıl bir kaç tane kumaş ağaç süsü yapmıştım. Sizlerle bu süslemeleri paylaşmak istiyorum. İlk resimde "kalp" , ikinci resimde" kardan adam"ı görüyorsunuz.



Buradaki de "çan". Alt kısmına küçük bir zil takmıştım.



İşte bir tane de "armut". Armutun yaprağını da merserize iplikle örmüştüm.

Bu süslemelerin yapımı tamamen bana ait ama modelleri nette dolaşırken çeşitli yerlerde gördüğümü söylemeden geçmeyeyim. Yani tasarım tam olarak değilse de uygulama kesinlikle bana ait.

Bu yıl yeni bir şeyler de yapacağım tabi. Ama henüz başlayamadım. Küçük oğlumun doğum günü hazırlıklarını yapıyorum. O bitsin yeni yıl hazırlıkları başlayacak. Biraz geç kaldım ama yetişirim herhalde. Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum...

2 Aralık 2009 Çarşamba

Çeşit çeşit düğmeler...



Bugün sizlerle yeni aldığım düğmeleri paylaşmak istedim. Yukarıdakiler en cicileri... Dikişle ilgili objelerden oluşan bir düğme gurubu. Makara, makas, iğne, dikiş makinası, mezura. Bunları kullanacağım bir şeyler yapmalıyım hemen!



Buradaki düğmeleri çok sevdim, hemen aldım. Gülen yüzler nasıl ama?

Patchwork de süsleme için düğme çok kullanılıyor. Hatta bazen düğme başlı başına bir süsleme oluyor. Bu nedenle patchworkle uğraşanların değişik düğmelere her zaman ihtiyacı olur. Ben de düğmeleri çok kullanırım. Daha önce yayınladığım işlerimden "I love train" de trenin tekerleklerini düğmelerle uygulamıştım.



Bunlarda daha klasik formlu düğmelerim. Bunlarla neler yaparım diye düşünmeye başladım bile.



Daha önce paylaştığım işlerimden biri daha: "Ağaçlı, koyunlu yatak örtüsü". Burada da düğmeleri köşelerde yorganlamayı tamamlamak için kullanmıştım.



Canlı, neşeli ve renkli düğmelerim de bunlar.



Bu modelin büyük olanlarından çiçek yapıyorum. Daha doğrusu düğmeyi çiçek yerine kullanıyorum. Aşağıdaki resim "bahar yastığı" yazımda anlattığım yastıktaki bir uygulama. Turuncu düğme çiçek olarak saksıdaki yerini almış. Ayrıca yoyo'ların ortasında da düğme güzel duruyor.



Özet olarak düğmeler patchwork de işlere hem renk, hem de boyut getiriyor. Ve işleri biraz kolaylaştırıyor. Herkese kolay gelsin.

27 Kasım 2009 Cuma

Bayramınız Kutlu Olsun...



Herkesin Kurban Bayramı kutlu olsun... Bu bayramı sevdiklerinizle, sağlık ve mutlulukla geçirmenizi diliyorum.

Sevgilerimle...

24 Kasım 2009 Salı

Kutu Kutu pense...

Herkese merhaba! Herşeyden önce bütün öğretmenlerin, "Öğretmenler Günü"nü kutluyorum. Umarım daha refah, mesleki olarak olanaklarının daha fazla olduğu, mutlu günler geçirirler. Ülkemizdeki sıkıntılarla boğuşan tüm öğretmenlere saygılarımla "günlerini" kutluyorum.



Gelelim yazımızın konusuna; kutulara... Bu kutular annemden, çeşitli zamanlarda kapladığı kutular. Hepsi ayakkabı kutusu, bir tanesi hariç, zaten o da belli sanırım. Annem yaptığı işlerden artan kumaşları böyle değerlendirdi. Bu kutulara malzemelerini koyuyor. Bir kütüphanesi var, kutuları o kütüphaneye koyuyor. Pek derli toplu, pek şirin gözüküyor.



Bu resimde gördüğünüz kutular ipekli bir kumaşla kaplanmış. Bu kumaştan teyzoşumla birlikte kuzenimin evine yastıklar diktiler. Aynı renk kumaşın, üç farklı deseninden diktikleri yastıklardan bu kumaşlar artmış. Bizimki hemen kutuları elyafla birlikte kaplamış. Ben bu kutulardan kuzene de verin, yastıklarla uyum olur dedim ama verdiler mi bilmiyorum.



Bu kutularda da pazardan alınan, yukarıdakine benzer ipekli bir kumaş söz konusu. Kutuyu kapladıktan sonra kenarlara "sutaşı" yapıştırmış annem. Bunlarda süsleme de var. Bir tanesinde hazır deri bir çiçek, diğerinde kürk bir pon pon.



Bu kutu da yastık dikiminden arta kalan kumaşlardan. Kumaş az kaldığı için bir tane kutu kaplayabilmiş. Süsleme için püskül kullanmış. Kenarlarda yine sutaşı var.



İşte bu kutu aslında en orjinal olanı. Annem bu kutuyu doğal iplikle örmüş. Hem kutuyu, hem de kapağını. Süslemek için küçük kağıt çiçekler ve kurdeleleri kullanmış.

Bunlar da bizden kutu kaplama manzaraları.

Bu aralar yazılarımın araları açıldı. Farkettim ve toparladım kendimi. İşlerimi de hızlandırdım. Yani en kısa zamanda görüşmek dileğiyle. Sevgiler...

20 Kasım 2009 Cuma

Bir "cüceleştirme" çanta daha...



Önceki yazımda sözettiğim diğer çanta da bitti. Bununla biraz daha oynadım. Bu defa da %100 yün iplikle ördüm, küçülttüm. Diğeri tam dikdörtgendi bunu biraz daha açılı yaptım. Alt kısmı dar, üst kısmı geniş...



Bir bantla kapatma aparatı yaptım. İki tane şerit, bandın deliğinden geçip bağlanıyor. Tamamen uydurdum. Ama kullanışlı gibi...

Bu arada küçültmek için yıkarken yünlerin rengi de değişiyor. Pembe gibi görünen renk bordo, açık görünen kısım ise ebruli bir sütlü kahve idi.

Herkese mutlu, umutlu, eğlenceli hafta sonları :D

14 Kasım 2009 Cumartesi

Bence "keçeleştirme", çocuklara göre "cüceleştirme"

Geldim... Geldim... Okullar açılıp bir de kış geldi mi koşturmam hiç bitmiyor. Kaç gündür yeni bir yazı yazmak için oturup, yazamadan kalkıyorum bilgisayarın başından. Neyse sonunda yazmayı başarıyorum galiba.



Kış geldi mi bende örgü örme dürtüleri artıyor. Bu kez bir tarafıyla örgü bir tarafıyla keçe işi sayılabilecek bir çanta yaptım. Tuhaf bir tanım oldu. Ama açıklayınca bana hak vereceksiniz. Aynı teknikle daha önce de bir çanta yapmıştım. Buradan görebilirsiniz.

Bu çantayı önce yünle örüyorsunuz, bu aşamada en önemli şey malzeme. Çünkü %100 yün olması gerek kullandığımız ipliğin. Böyle bir yünle örüyor sonra çamaşır makinasında yüksek dereceyle yıkayıp küçültüyoruz. Bir anlamda da keçeleştiriyoruz. Tanım şimdi biraz daha anlaşılır hale geldi değil mi?

Siyah ve ekru renkli yünle iki dikdörtgen parça ördüm. Saplarını ve üzerindeki çiçeği yapmak için boru şeklinde bir şerit ördüm. Şeriti örmek için iki ucu açık 5 şişlerden gerekiyor bize. Şeriti örmek çok kolay, hep aynı taraftan örüyoruz. Şöyle anlatmaya çalışayım: 5 İlmeği düz örgü ile başladık, sıranın sonuna geldik.Ters çevirip bitirdiğimiz yerden haroşo örmüyoruz. Tekrar düz örgü ile başladığımız sıra başına gelip, yine düz örgü örüyoruz. Böylece ördüğümüz şerit, yuvarlak boru şeklini alıyor.



Sonra bu şerite çiçek şekli verip çantanın üzerine diktim. Çantayı ördükten sonra, küçültmeden dikiyoruz. Dikme işini kendi ipliği ile yani % 100 yün iplikle yapıyoruz. Saplarını takıyoruz. Tamamladıktan sonra makinaya atıp biraz deterjan koyup, 80 derecede yıkıyoruz. Yaklaşık 1/3 oranında küçülüyor.

İşte çantamın hikayesi bu... Çok keyifli, mutlaka denemenizi öneriyorum. Bir tane daha başladım hemen bitirip, hemen sizlerle paylaşmam lazım. Herkese kucaklar dolusu sevgiler...

3 Kasım 2009 Salı

Üç boyutlu Patchwork Yatak Örtüsü



Bir başka yatak örtüsü ile döndüm. Birkaç gündür blogla ilgilenemedim ama arkadaşlarım yorumları ile beni hiç yalnız bırakmadı. Herkese çok teşekkür ederim.

Bu yatak örtüsünü yine elde ve kartonlu teknikle hazırladık. Hazırladık diyorum çünkü annemle birlikte. Çalışılan "V" şeklindeki parçadan oluşturulan şekil, renklerin kullanımıyla üç boyutlu görünüyor.



Bu yatak örtüsü diğer işlerimde kullandığım kumaşların artan parçalarıyla yapıldı. Tamamen patchwork ruhuna uygun; artan kumaşları değerlendirme.



Parçalar kartona sarılıp hazırlandıktan sonra üçer üçer birleştiriliyor. Bu üçlü oluşumun üst kısmına açık, sol kısmına da koyu renkleri getirdik. Böylece gölgeli, üç boyutlu bir görüntü ortaya çıkıyor. Sanki üst üste konmuş kutular varmış gibi görünüyor.



Örtüyü annem kullanıyor. Aşağıdaki resimleri yatağın üzerinde çektim. Örtü bitince her zaman olduğu gibi elyaflama ve yorganlama yaptık. Kenarına kırmızı kumaşla ince bir şerit geçtik. Canlı bir örtü oldu. Annem severek kullanıyor.



Malum kış geldi, grip korkulu rüyamız oldu. Ben de yazıyı bitirirken en iyi dileğin "Sağlık" dilemek olacağına karar verdim. Hepinize sağlıklı günler diliyorum.

23 Ekim 2009 Cuma

İki Örgü Yastık

10 gündür yeni bir yazı yazamadım ama sakın sizleri ihmal ettiğimi düşünmeyin. Ufak tefek işlerin üst üste gelmesi beni blogla ilgilenmekten biraz uzaklaştırdı. Neyse herşeyi hallettim, karşınızdayım.



Bu kez yaklaşan kışın etkisiyle örgü olayına girdim. Bu yastıklar geçen yıldan. Hoşuma giden her motifi, her örgüyü denemeye kalkınca işte böyle oluyor.

Bu yastığı dekorasyon dergilerinde sıkça görmüşsünüzdür. Pek çok renkle hazırlanmış bu yastıkları görüp, çok beğeniyordum. En sonunda gri angora yünle denedim. İşte sonuç karşınızda. Ördüm ama kullanmadım. Örmesi çok kolay, çok da zevkli. Arkasını da çiçeklerin arasında olduğu gibi zincir çekerek file şeklinde oluşturdum.



Çiçeğin yakından görünüşü de burada.



Bu yastığı da artık hepimizin öğrendiği üçboyutlu örgü ile hazırlamıştım. Herkes bu örgü ile şallar ördü. Ben de bu örgüyü örmek istedim; örgü üçgen şeklinde örülebiliyor. Ama üçgen şalları pek kullanamıyorum, dikdörtgen tercih ediyorum. Bu durum beni durdurur mu? Hayır. Ördüm üçgen şeklinde, sonra katladım. Kare şeklinde yastık oluştu. Nasıl katladım? Şöyle tarif etmeye çalışayım. Üçgenin iki ucunu, ortada kalan köşede birleştirince kare şekli ortaya çıkıyor. Ortadan dikince, işte size yastık.

Umarım, yastıklarım örgü sevdasına tutulan arkadaşlarıma farklı fikirler verir. Herkese güzel bir haftasonu diliyorum. Gönlünüzce geçsin...

14 Ekim 2009 Çarşamba

Yatak Örtülerim- Çağrı'nın Örtüsü



"Yatak örtüsü" yazı dizim devam ediyor. Bu örtü de küçük oğlum Çağrı'nın. Bu örtüde de yelkenliler var. Yankı'nın yelkenlileri mavi tonlarındaydı hatırlarsınız. Çağrı'nın yelkenlilerinde maviye ek olarak kırmızı ve tonları da var. Tam "marine" renkleri yani.



Bu örtüyü de elde yaptım. Sadece düz şerit parçaları (kırmızı ve mavi şeritler) makina ile birleştirdim. Yatağın üzerine gelen bölümünde üç farklı model yelkenli var. Bunları değişik renklerle çalıştım. Çerçeve kısmı ise, bir renkli bir açık mavi üçgenin birleşmesinden oluşuyor. Denizci flamalarını hatırlatıyor.



Yatağın yanında duran kütüphanenin üzerinde de bir yastık var. Çağrı bebekken dikmiştim. Yastığa diktiğim cepte oyuncak yengeç saklanıyor. Yengeci bir iple yastığın cebinin içine sabitlemiştim. Balıkları da aplike yapmıştım.

Yastığın hemen önünde yazlık uyku oyuncağımız. Kışlık kaplumbağamız "trevor" yünden olduğu için yazın terletiyor. Bu da "marko" merserize iplikle ördüğüm için yazın daha rahat kullanıyor Çağrı.



Bu resimde örtünün yastığı da var. Ortada tek yelkenli ve flama çerçeveden oluşuyor.



Yatak örtüsünün bir başka fotoğrafı.



Yataklar ranza olduğu için kenar kısımlarını yatağın altına kıvırıyorum. Ama aslında kenarında yaklaşık 50 cm.lik bir etek kısmı var. Bazalı veya karyolalı yataklarla kullanmak gerekirse diye örtüyü geniş hazırladım.



Odadan genel görüntü. Çağrı'nın seyir defteri...